arkadaşlarımızla iyi ilişkiler kurmak için neler yapmalıyız

Bizimiçin cinsel, finansal ve sosyal ilişkilerde, hedeflerimiz anlamında kazanmak, doymak, tatmin olmak son derece önemli. Eğer işler umduğumuz gibi Budurum işverenler için ofis maliyetlerinin minimuma inmesinin, çalışanların daha iyi iş-yaşam dengesi kurmak istemesinin ötesinde daha kritik gelişmeler silsilesini tetikliyor. Madem uzaktan yetenekli iş gücü mümkün, “neden 100 kilometre çapındaki belli bir kentin çalışanları ya da işleriyle sınırlı kalalım Telefon, yakınlarımız veya arkadaşlarımızla iletişim kurmaya yarayan en kolay iletin aracıdır. Telefonun kullanmayı ve nasıl konuşacağımızı iyi bilmeliyiz. Telefonda ilk önce çevir sesini duyduktan sonra aramak istediğimiz telefon numarasını tuşlarız. BaşkanRecep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. TBMM’nin 24 Haziran 2018 seçimlerinin ardından başlayan İkiliilişkiler konusunda Merkür gerilmesini de dikkate alarak söylüyorum gizli kalmış hislerimize, söylemek isteyip söyleyemediklerimize odaklanıcaz içimizden bir güç hadi artık söyle kurtul diyecek, ama düşüncelerimizi tartalım, sonuçlarını düşünelim ki pişmanlık söz konusu olmasın. Ortaklık kurmak için Site Rencontre Ile De La Réunion. Yeni arkadaşlar edinmek ister misin? İçine kapanık biriysen yeni arkadaş edinmek çok zor olabilir. Ancak doğru yolları takip edersen başarılı olabilirsin. Arkadaş nasıl edinilir? Bu soruyla çok sık karşılaştığımı söylemeliyim. Utangaçlık, aksilik ve içe kapanıklık arkadaş edinmenin önündeki temel engeldir. Genelde arkadaş sahibi olamayan insanlar kendilerini yalnız hissederler. Ancak iyi arkadaşlar edinebilmenin çeşitli yolları vardır. 1. Arkadaşlar neden önemlidir? İnsanlar daha çok romantik ilişkileri ön plana çıkarma eğilimindedirler. Sadece doğru kişiyi bulmanın bizi mutlu edeceğini düşünürüz. Bu hatalı bir yaklaşımdır. Çünkü psikolojik olarak iyi olabilmek için aynı zamanda arkadaşlara ihtiyaç duyarız. Bir sır vermiş olayım. Hayatta sahip olduğun mutluluğun büyük bir kısmını arkadaşlarına borçlusun. Arkadaşlar zihinsel sağlığın ve mutluluğun üzerinde çok ciddi etkilere sahiptirler. İyi arkadaşlar stresi azaltırlar, seni rahatlatırlar, sevinçli olmanı sağlarlar ve yalnızlığı önlerler. Yakın arkadaşlıklar geliştirmek ayrıca fiziksel sağlığın üzerinde çok ciddi etkilere sahip olabilir. Sosyal bağlantı eksikliği, sigara içmek, fazla alkol tüketmek veya hareketsiz yaşam tarzı sağlığın için ciddi bir tehdit demektir. Bunlardan uzak durabilmek için iyi arkadaşlara ihtiyaç vardır. Arkadaşlıklar uzun ömürlüdür. Yaşamına ömür kattıkları gibi kendilerini yaşatırlar. Fakat yakın arkadaşlıklar kendiliğinden ortaya çıkmazlar. Birçoğumuz insanlarla tanışmak ve kaliteli bağlantılar geliştirmek için çaba gösteririz. Çoğu zaman ise başarısız olduğumuz bir gerçektir. Yaşın veya koşulların ne olursa olsun yeni arkadaşlar edinmek, eskilerle bağlantı kurmak ve sosyal yaşamını, duygusal sağlığını ve genel sağlığını büyük ölçüde geliştirmek için asla geç kalmış sayılmazsın. Doğru adımları takip ettiğin zaman arkadaş edinebilirsin. 2. Arkadaşlığın faydaları nelerdir? Arkadaşlığın önemini ne kadar iyi kavrarsan senin için o kadar iyidir. Arkadaş edinmek için çaba gösterirken bunun neden gerekli olduğunu düşünebilirsin. Bu konuda daha önce kimse seni ikna edemediyse bu sefer şanssız olduğunu söylemeliyim. Birazdan ikna olacağını düşünüyorum Ruh halini iyileştirirler. Mutlu ve pozitif arkadaşlarla zaman geçirmek ruh halini ve aynı zamanda dış görünüşü iyileştirebilir. Hedeflerine ulaşmana yardımcı olurlar. Zinde olmaya, sigarayı bırakmaya veya hayatını iyileştirmeye çaba gösterirler sana destek olurlar. Seni teşvik ederler, iradeni güçlendirirler ve başarı şansını artırırlar. Stresi ve depresyonu azaltırlar. Aktif bir sosyal hayata sahip olmak bağışıklık sistemini destekleyebilir. Depresyona katkıda bulunan önemli bir faktör olan izolasyonun azalmasını sağlamak için sosyal hayat bir gereksinimdir. Zor zamanlarda sana destek olurlar. Sadece problemlerini paylaşabileceğin biri olsa bile yeterlidir. Ancak arkadaşlar ciddi hastalıklarla, bir ilişki problemleriyle ve yaşamda karşına çıkabilecek diğer zorluklarla mücadele konusunda sana yardımcı olabilirler. Yaşlandıkça sana destek olmaya devam ederler. Yaşlandıkça, emeklilik, hastalık ve sevdiklerinin ölümü ile izole bir hayat sürmeye başlayabilirsin. Hayatta destek alabileceğin insanların olduğunu bilmek depresyon, sakatlık, sıkıntı ve kayıplara karşı önleyici olacaktır. Kendine değer vermeni sağlarlar. Arkadaşlık iki yönlü bir cadde gibidir. Alış ve verişin “verme” tarafı kendi kendine değer verme duyguna katkıda bulunur. Arkadaşların için bir yerde olmak kendini gerekli hissetmeni sağlar ve yaşamına bir amaç ekler. 3. Bir arkadaşta neler aramalısın? Bir arkadaş, güvendiğin, derin bir anlayış ve iletişim seviyesini paylaştığın kişidir. Arkadaşlık iki yönlü bir şey olduğu için iyi bir arkadaşın destekleme ve kabul etme konusunda senin ne hissettiğini bilir. İyi olarak kabul ettiğin arkadaşında aşağıdaki özelliklerin olup olmadığını kontrol edebilirsin Yaşamında neler olup bittiğine, ne söyleyeceğine, düşüncelerine ve hislerine gerçekten ilgi gösterirler. Seni olduğun gibi kabul ederler. Seni yargılamadan, sana nasıl düşünmen gerektiğini söylemeden veya konuyu değiştirmeden seni dinlerler. Kendileri ile ilgili şeyleri seninle paylaşmaktan çekinmezler. Bir arkadaşlıkta en önemli şey senin neler hissettiğindir. Arkadaşlığın kağıt üzerinde nasıl göründüğünü veya başkalarının ikiniz hakkında ne düşündüğünü göz önünde bulundurarak arkadaşlığını sorgulamak gibi bir hatadan olabildiğince kaçınmalısın. O kişiyle vakit geçirdikten sonra kendini iyi hissediyor musun? O insanın yanında olduğunu düşünüyor musun? Onun yanında kendini güvende hissediyor musun? Yoksa söylediklerine sürekli dikkat ediyor musun? O kişi destekleyici mi? Ona saygı duyuyor musun? Ona güveniyor musun? Sonuç olarak arkadaşlık iyi hissettiriyorsa iyidir. Ancak bir kişi seni kontrol etmeye çalışır, seni eleştirir, cömertliğini kötüye kullanır veya yaşamına istenmeyen müdahalelerde bulunur ise arkadaşlığını yeniden değerlendirme zamanı gelmiş demektir. 4. Nasıl daha dost canlısı ve sosyal olabilirsin? Eğer içine kapanık veya utangaç biriysen kendini sosyalleşme anlamında dışarı çıkartmak rahatsız edici olabilir. Ancak yeni arkadaşlar edinmek için doğal olarak dışarı çıkman veya parti gibi bir hayatının olmasına pek gerek yoktur. Bunlar olmadan da arkadaş edinmek mümkündür. Kendine değil başkalarına odaklan. Diğer insanlarla bağlantı kurmanın anahtarı onlara ilgi göstermektir. Başkalarının düşüncelerine, duygularına, deneyimlerine ve görüşlerine gerçekten ilgi duyuyorsan bunu göstermelisin. Bu sayede insanların seni sevmesini sağlayabilirsin. İlgilendiğin kişileri, seninle ilgilenmeye zorlamak yerine bu yolu tercih edersen daha fazla arkadaş elde edebilirsin. Dikkatini vermelisin. Akıllı telefonunu kapatmalı ve diğer dikkat dağıtıcı şeylerden kurtulmalısın. Karşındaki kişiyi gerçekten dinlemek için çaba göstermelisin. Ne söylediklerine, yaptıklarına ve nasıl etkileşimde bulunduklarına dikkat etmelisin. Bu sayede onları hızlı bir biçimde tanımayı başarabilirsin. Küçük çabalar ile uzun bir yol kat etmek mümkündür. Hepimizin tanıdıkları vardır. Günlük küçük konuşmalar yaptığımız ve çevrimiçi ortamda sohbet ettiğimiz kişiler vardır. Bu tür kişileri gerçek bir arkadaşa dönüştürmek istediğinde işin rengi biraz değişir. Çünkü arkadaşlığın belirli karakteristik özellikleri vardır. Arkadaşlık samimiyet ile doğru orantılıdır. Gerçek arkadaşlar birbirlerinin değerlerini, mücadelelerini, çabalarını, hedeflerini ve ilgi alanlarını bilir. Tanıdıklarını arkadaşın yapmaya çalışacak durumdaysan öncelikle onlara karşı açık olmayı denemelisin. Burada en yakın sırrını paylaşmana gerek yoktur. Normalde olduğundan biraz daha kişisel bir şeyler paylaşarak ufak adımlar atmalısın. Onların tepkisini ölçerek durumu değerlendirmelisin. Onlar da kendileri hakkında bir şeyler paylaşıyorsa doğru yoldasın demektir. Seni daha iyi tanımak istiyor mu? Sana, seninle ilgili sorular soruyor mu? Sana küçük konuşmaların ötesinde kendisi hakkında bir şeyler söylüyor mu? Onu gördüğünde tüm dikkatini sana verdiğini fark edebiliyor musun? Karşındaki kişi iletişim bilgilerini paylaşmak veya bir araya gelmek için özel planlar yapmakla ilgileniyor mu? Bu sorulara evet cevabı veremiyorsan karşındaki kişinin arkadaşlık için ideal bir aday olmadığından emin olabilirsin. Karşındaki kişinin senin için ideal arkadaş olmamasının belli başlı nedenleri vardır. Bu nedenle problemi hemen kendinde aramamalısın. 5. Yeni arkadaş edinmeye nereden başlamalı? Genel olarak sürekli karşılaştığımız insanlarla arkadaş olma eğilimindeyiz. Okulda, çalıştığımız yerde veya aynı mahallede yaşadığımız insanlarla arkadaşlık kurarız. Birisini ne kadar çok görürsek bir arkadaşlığın gelişmesi de bir o kadar olasıdır. Bu nedenle potansiyel arkadaşlar aramak için sürekli bulunduğun yerleri göz önünde bulundurman gerekir. Ancak her şey bununla sınırlı değildir. Çünkü arkadaşlıkta bir başka büyük faktör ortak çıkarlardır. Örneğin, benzer hobilere veya kültürel geçmişe sahip olmak arkadaşlığı etkiler. Gönüllü olarak bir şeyler yapmaya çalışabilirsin. Bu sayede yeni insanlarla tanışma fırsatı elde edersin. Gönüllülük ayrıca sosyal becerilerini kullanma konusunda sana yardımcı olacaktır. Bu sayede daha sosyal bir birey olabilirsin. Spor takımı veya kitap kulübü gibi gruplara katılabilirsin. Yaşadığın yerdeki fırsatları göz önünde bulundurmalı ve benzer ilgi alanlarını paylaştığın kişilerle bağlantıya geçmeye çalışmalısın. Evcil hayvan sahiplenebilirsin. Bir evcil hayvan sahiplenmek yeni arkadaşlar edinmeni sağlayabilir. Örneğin, evinde bir kedi besliyorsan, evde kendi besleyen diğer insanlarla tanışabilir ve arkadaşlık kurabilirsin. Ancak, bir hayvanı sahiplenip sonra onu sokağa bırakacaksan bu yöntemi denemeni önermem. Mevcut fırsatları değerlendirmelisin. Çok uzun bir süredir aynı yerde yaşıyor olabilirsin. Ancak henüz tanışmadığın insanlar olabilir. Sanki yaşadığın mahalleye yeni gelmiş biri gibi davranarak etrafında yer alan farklı insanlarla tanışmayı düşünebilirsin. Bir spor kulübünün taraftarı olabilirsin. Taraftarlık aşırıya kaçılmadığı sürece önemli bir sosyalleşme adımıdır. Gönül verdiğin renkleri desteklerken aynı zamanda yeni arkadaşlar edinmeyi başarabilirsin. Telefon ile arana mesafe koymalısın. Etrafında 100 farklı kişinin olduğu bir ortama girmen pek önemli değildir. Önemli olan aktif olarak ortamda yer almaktır. Sürekli telefonuna bakarsan ve onunla oyalanmaya çalışırsan arkadaş edinmen pek mümkün olmayacaktır. 6. Arkadaş edinmek için çok mu meşgulsün? “Çok meşgulüm bu nedenle arkadaş edinemiyorum.” diyen biri misin? Eğer öyleyse istediğin türde iyi bir arkadaşlık oluşturma konusunda önündeki engelleri kaldırman gerekir. Bu engeller kendiliğinden var olmazlar. Daha çok sen fark etmeden gelişirler. Takvimini ayarlamalısın. İşine zaman ayırdığın gibi arkadaşlarına da zaman ayırmalısın. Haftalık veya aylık düzenlemeler yaparak arkadaşlarına vakit ayırmalısın. Bu sayede arkadaşlarınla sözleşerek iyi bir vakit geçirebilirsin. Onlarla buluştuğun zaman ayrılmadan önce yeni bir tarih belirlemeyi ihmal etmemelisin. İş hayatını ve sosyal hayatını karma haline getirebilirsin. Sosyalleşmek ile yapman gereken işi birleştirmenin bir yolunu bulmalısın. Spor yapmak bunun en basit çözümlerinden biridir. Hem üretken olup hem de arkadaşlarınla vakit geçirebilecek olduğun ortamlarda bulunmalısın. Arkadaşlarınla tek tek görüşme fırsatın yoksa onları bir araya toplayabilirsin. Arkadaşlarını birbirleriyle tanıştırmak için en ideal yol budur. Elbette önce herkesin uyumlu olup olmadığını düşünmen gerekir. 7. Reddedilmekten korkuyor musun? Yeni arkadaşlar edinmek kendi iç dünyandan kopman anlamına gelir. Bu senin için korkutucu olabilir. Geçmişte ihanete uğramış veya travma yaşamış bu durum çok daha korkutucudur. Doğru bir terapistle çalışarak yaşadığın problemleri aşmayı başarabileceğini unutmamalısın. Herhangi bir şekilde reddedildiğin zaman arkadaşsız kalacağını falan aklına getirip canını sıkmana gerek yoktur. Çünkü sen ne kadar korkarsan bir işin gerçekleşme olasılığı bir o kadar fazla olacaktır. Kimse reddedilmeyi sevmez ancak bununla baş etmenin sağlıklı yolları vardır Sadece birinin seninle konuşmak veya seninle takılmak istememesi otomatik olarak diğer insanların da seni reddedeceği anlamına gelmez. Bunun bilincinde olmalısın. Birisi seninle konuşmayı reddederse onun kişisel olarak seni reddettiğini düşünmemelisin. En azından peşin karar vermemelisin. Çünkü karşıdaki insan bir şeylerle uğraşırken bu tür bir teklifle gidersen reddedilme olasılığın yüksek olacaktır. Hayatında karşına çıkan herkese sevemezsin. Arkadaşlık kurmak biraz rastlantısal bir şeydir. Her zaman bir sonraki kişinin olacağını bilmelisin. Önemli olan kurduğun arkadaşlığın kaliteli olmasıdır. Reddedildikten sonra ruh halini mercek altına almalısın. Kendini asla iyi hissetmezsin ama nadiren hayal ettiğin kadar kötü durumda kalırsın. Kendine yüklenmek yerine yeni denemeler yapmak için kendine kredi açmalısın. 8. Arkadaş edinmek için nelere dikkat etmelisin? Bunu samimiyetle dile getirebilirim. Arkadaşlarımın büyük bir kısmından memnun bir bireyim. Aynı zamanda içe kapanık birisi olduğum için yeni bir arkadaş edinmek benim için epey zaman alıcı olabilir. Burada aslında kendime de yol göstermiş olacağımı bilmeni istiyorum. Arkadaş edinmek için neler yapabileceğini düşünüyorsan eğer bu soruya da bir cevap vereceğim. Öncelikle bu noktaya gelene kadar aklındaki diğer sorulara cevap bulabildiğini umut ediyorum. Amacım yeni arkadaşlara sahip olma konusunda sana yol göstermekten başka bir şey değildir. I. Olumsuz düşüncelere son vermelisin Olumsuz değil daima olumlu bir insan olmalısın. Hayatında yaşadığın zorlukları başkalarıyla paylaşmaktan hoşlanıyorsan bunu sürdürmelisin. Fakat her koşulda olumsuz olmayı kafaya koymuşsan kimse seninle arkadaşlığını devam ettirmeyi düşünmez. Her konuya olumsuz fikirlerinle yaklaşırsan insanlar senden çabuk sıkılırlar. Bu nedenle olumsuz düşünmeyi değil olumlu düşünmeyi öğrenmelisin. Herkesin hayatında yeteri kadar problem vardır. İnsanların hayatına yeni problem ekleyen biri olmamalısın. Onlarla problemlerini paylaşırken gelen her görüşe olumsuz yaklaşırsan sürekli tepki çekersin. Bu tepkiler hayatta yalnız kalmana neden olur. Yeni arkadaşlar edinmek istiyorsan vaktinin bir kısmını kesinlikle olumsuz fikirlerden uzaklaşmayı öğrenmeye ayırmalısın. II. İyi bir dinleyici olmalısın En anlaşılır biçimde ifade edeceğim, başkalarına ilgi duymak zorundasın. Yeni arkadaşlar edinmek istiyorsan başkalarına ilgi duyman gerekir. Sadece kendi hayatından söz etmeyi alışkanlık haline getirmek yerine karşındaki insanı dinlemeyi öğrenmelisin. Birisi konuşmak istediğinde sadece dinlemelisin. Eğer karşındaki insan sürekli kendinden bahsetmeye çalışırsa ve bunu her görüşmede yapmaya çalışıyorsa bu durumda o kişiden iyi arkadaş olmayacağını anlamalısın. Ama aynı şeyin senin için de geçerli olduğunu bilmelisin. III. Yaşam enerjisi taşımalısın İnsanlar genellikle sıkıcı kişilerden hoşlanmazlar. Hayatın genel kaidesi gibi bir durum karşısında atılması gereken adım bellidir. Yaşam enerjisi taşımalısın, başka şeylere merak duymalısın ve her zaman enerjini yüksek tutmalısın. Yaşam enerjinin yüksek olması yeni şeyler deneme, yeni bilgiler edinme ve bir şeyler yaratmaya çalışma konusunda kendini teşvik edeceğin anlamına gelir. Bir şeylerle ilgilenen birisiysen insanlar seninle iletişim kurmak isterler. Ancak tam tersini yapıp bir şeylerle ilgilenmeyi reddeden biriysen bu durumda insanlar senden uzaklaşmayı seçeceklerdir. Arkadaş edinmek istiyorsan biraz bile olsa yeni bilgiler edinmeye ve yeni bir şeyler öğrenmeye meraklı olmalısın. IV. Hikaye anlatma kabiliyetine sahip olmalısın Hiçbir insan uzun ve sıkıcı hikayeler dinlemek istemezler. Hatta hikaye ne kadar ilgi çekici olursa olsun kötü bir anlatıcıyı dinleme taraftarı olmazlar. Hikayelerini olabildiğince kısa tutmalı ve hikaye anlatırken tonunu iyi ayarlamalısın. İlk önce karşıdaki kişide merak uyandırmalı ve ardından bu merakı iyi bir hikaye sonuyla taçlandırmaya çalışmalısın. Hikaye anlatmada becerikli değilsen bu kabiliyeti geliştirmeyi denemelisin. Bu sayede yeni arkadaşlar kazanmanın çok daha kolay olacağından emin olabilirsin. V. Hayata gülümsemeye çalışmalısın Sahte gülüşler çabuk fark edilir. Burada sözünü ettiğim gülümseme sahte ve insanları kandıracak gülümsemeler değildir. Sürekli olarak samimi gülüşlere sahip olan birisinin çevresinde daha fazla kişi olur çünkü bu insanlar sahip oldukları pozitif enerjiyi başkalarıyla paylaşabilirler. Asla ama asla uygunsuz zamanlarda gülmek gibi bir hata yapmamalısın. Gülümsemenin bir yeri ve zamanı vardır. Bu zamanı yakalamayı başararak etrafındaki kişileri etkileyebilecek bir mizaca sahip olabilirsin. Böylece insanlarla etkileşim kurma konusunda daha girişken olabilirsin. VI. Yeniliklere açık olmalısın Daha önce meraklı olmanın arkadaş edinme konusunda sana yardımcı olabileceğini belirtmiştim. Bu merakı içinde saklı tutmak demek onun yitip gitmesi anlamına gelir. Yeni şeyler denemelisin, yeni fikirlere açık olmalısın ve her türlü yeniliği kucaklayabilecek bir tutum sergilemelisin. Böylece insanların arkadaş olmak isteyeceği kişilerden biri olabilirsin. Çünkü yeniliklere açık olmak aynı zamanda birbirinden farklı fikirlere sahip insanlara açık olman anlamına gelir. İnsanlarla bu şekilde daha kolay iletişim kurabilirsin. VII. Sakin kalmayı öğrenmelisin Yaşam enerjisine sahip birisiysen heyecanlı birisi olma olasılığın yüksektir. Fakat enerjiyle heyecan arasındaki dengeyi iyi kurmak gerekir. Arkadaş edinmek istiyorsan kıpır kıpır hareket eden birisi olmak sana fazla bir şey kazandırmaz. Bunun yerine yaşam enerjini muhafaza ederek sakin kalabilmeyi düşünmelisin. Arkadaşlarının yaşadığı problemleri çözmek için sorumluluk alabilirsin ama en doğru çözümü bulmak için sakin kalman gerektiğini unutmamalısın. VIII. Gerçekçi kişiliğe sahip olmalısın Yukarıdaki önerileri okuduktan sonra aniden kendini değiştirmeye çalışabilirsin. Bu son derece gereksiz bir tutum olur çünkü gerçek dışı kişiliğini ömrün boyunca taşıyamazsın. Önce kendini tanımaya çalışmalısın. Kendini tanıdıktan sonra yukarıdaki önerilerimi en uygun şekilde hayatına dahil etmelisin. Gerçekçi birisi olmazsan, gerçek kişiliğini yansıtmayı tercih etmezsen insanları kandırmış olursun. Arkadaşlıklarda kandırmalara ve yalanlara yer yoktur. IX. Kendinle barışık olmalısın Şimdi sana kocaman bir sır vereceğim. Kendinle barışık olmazsan önerdiğim şeylerin hiçbirisini yerine getiremezsin. Belki burada belirtilenlere zıt birisi olabilirsin ama bunu değiştirmek senin elindedir. Kendinle barışık olamazsan bunu yapabilmenin herhangi bir yolu yoktur. İnsanlar sürekli olarak kendine kızan ve kendini suçlayan kişilerden hoşlanmazlar. Kendinle barışık olmalı ve kendinden mutluluk duymalısın, gelişmek ve daha iyi birisi olmak her zaman mümkündür. Arkadaş edinmek için geç kalmış değilsin. 9. Yeni arkadaşlar edinmek için neler yapmalısın? Zaman zaman hepimiz kendimizi yalnız hissederiz. Bu çoğu zaman arkadaş eksikliği çektiğimizden dolayı olun. Bazen ise sosyal medyanın büyülü dünyasına kendimizi kaptırır ve müthiş kıyaslamalar içerisinde kesinlikle yalnız olduğumuza karar veririz. Greatistte belirtildiği gibi yeni arkadaşlar edinmek ve var olan arkadaşlıkları güçlendirmek kolay bir şey değildir. Ancak pratik yolları kullanarak arkadaş edinmek mümkündür. I. Arkadaşlarınla dışarı çıkmalısın Arkadaş edinmek istiyorsan ilk altın kural budur. Mutlaka bir şekilde yeni arkadaş edinme şansının olduğu bir ortama giriş yapmalısın. Söz gelimi, bir arkadaşının arkadaşlarıyla dışarı çıkabilirsin. Bu sana yeni insanlar ve yeni fikirlerle tanışma fırsatı sunacaktır. Burada kendin gibi olan birilerini bulmaya çalışmalı ve diyalogları sürdürmelisin. Bir insanın hemen arkadaşın olmasını beklemen doğru olmaz. Ancak bu şekilde dışarı çıkma adımlarıyla arkadaş edinme şansını yükseltmiş olursun. Her zaman işe yarar yöntemdir. Tamamen yabancı biriyle tanışmaya çalışmak yerine arkadaşının arkadaşıyla tanışmak çok daha kolaydır. Özellikle utangaç biriysen bu yöntem tam sana göredir. II. Gerçekçi olmalısın Arkadaş edinmek istiyorsan kendini gerçekçi bir şekilde yansıtmaya çalışman gerekir. Peki bu ne demek? Örneğin, sevdiğin veya sevmediğin bir şeylerden söz ederken gerçekçi olmalısın. Sadece keyif aldığın hobilerden konuşmalısın. Keyif almadığın bir şey için gönüllü olmamalısın. Bir süre sonra seninle aynı hobilere hayran olan birilerini bulabilirsin. Hobilerin varsa bu hobiler etrafında bir şeyler yapmayı düşünebilirsin. Örneğin futbol seyretmekten büyük keyif alıyorsan bir stada maça gidebilir ve tribünden arkadaş edinebilirsin. Her gittiğin yer potansiyel olarak yeni bir arkadaş edinme mekanıdır. Zamanını ayırdığın sürece istediğin gibi arkadaşlar edinebileceğini unutmamalısın. III. Kişisel davranmalısın Arkadaş edinmek ve yakın ilişki kurmak zaman isteyen bir şeydir. Bu böyle birkaç saat içerisinde gerçekleştirilebilecek bir şey değildir. Birilerini tanımaya çalışırken havadan sudan konuşmak yerine daha kişisel olmaya özen gösterirsin. Bu daha anlamlı diyaloglar kurmana yardımcı olacak değerli bir adımdır. Bazen bu kadar şanslı olmayabilirsin. Bir kişiyle arkadaş olmak isterken çok fazla zamana ihtiyacın olabilir. Bu tür durumlarda doğru sorularla iletişimi derinleştirme yoluna gitmen gerekir. Her zaman sorduğun soruların aksine daha yaratıcı davranmaya çalışmalısın. Örneğin, konuyu süper kahramanlara getirip hangi süper güce sahip olmak istediğini sorabilirsin. Soracağın sorunun hobilerle bağlantılı olmasına dikkat etmelisin. IV. Israrcı olmalısın Tekrar etmem gerekirse, arkadaşlık bir anda olup bitecek bir şey değildir. Bu konuda mutlaka ısrarcı davranman önemlidir. Potansiyel arkadaşlarla bir araya geldiğinde onlarla birlikte daha fazla şey yapmaya çalışmalısın. Bu sana daha derin ilişkiler oluşturma konusunda yardımcı olacaktır. Elbette her şey bununla sınırlı değildir. Ne olursa olsun bir şekilde potansiyel arkadaşlarınla bir araya gelmeye çalışmalısın. Çay ısmarlamak, birlikte kahve içmek veya daha farklı şeyler yapmak önemlidir. Henüz genç bir biriysen yapacak daha fazla şey bulabilirsin. Okulda daha farklı etkinliklerle karşılaşabilirsin. Yetişkin biriysen seçeneklerin biraz daha kısıtlıdır. Ancak her zaman iletişim kapısını açabilecek bir yol olduğunu bilmelisin. V. Hedef belirlemelisin Bu aslında önemli bir yoldur ama birçok kişi uygularken hata yaparlar. Bir mekana girdiğinde kendine bir hedef belirlemelisin. Örneğin, 10 kişinin yer aldığı ama arkadaşın hariç hiçbirisini tanımadığın bir ortama girdiğin zaman kendine “Buradan en az 2 arkadaş edinerek çıkacağım.” gibi bir hedef belirlemeye çalışabilirsin. Hedef koymak her zaman değerlidir. En azından neyin peşinde olduğunu görmene ve anlamana yardımcı olan bir detaydır. İnsanlar hedefleri kovalamayı severler. En önemlisi hedefler yerine getirildiğinde elde edilen mutluluk doğrultusunda çok güçlü bir motivasyon elde edilir. Bu motivasyonu doğru şekilde kullanarak yeni arkadaşlarınla daha fazla vakit geçirmeyi başarabilirsin. VI. Gönüllü olmalısın Gönüllü olmak oldukça önemli bir sosyalleşme adımıdır. Bir yerlerde gönüllü olarak görev almayı düşündüğün zaman yeni insanlarla tanışma fırsatı elde edersin. Bu tür gönüllü işlerde her yaştan kişiyle tanışma fırsatın olur. Onlarla birlikte çaba gösterdiğin zaman daha sıkı bağlar oluşturmuş olursun. Yeni şeyler öğrenirsin ve insanlara yeni şeyler öğretirsin. Örneğin, bir hayvan barınağı için gönüllü olmayı düşünebilirsin. Bir yandan hayvanlarla ilgilenirken diğer yandan birbirinden farklı hayvan dostu insanla tanışma fırsatı elde edebilirsin. Böylece ortak paydayı en kolay ve en hızlı bir biçimde oluşturmuş olursun. Bu noktadan sonra yapman gereken iletişimi sıkı tutmak ve hayvan barınağı için iyi şeyler yapmaya çalışmaktır. VII. Yansıtma yöntemini kullanmalısın Yansıtma yöntemi karşıdaki kişi için bir ayna görevi görmek anlamına gelir. Bir yandan gülümseyerek ve göz teması kurarak arkadaş canlısı olduğunu gösterebilirsin. Arkadaş olmak istediğin biriyle konuşurken asla sıkılgan bir görüntü çizmemeli ve vücut dilini iyi kullanmalısın. İşte bu noktada yansıtma yöntemi devreye girer. Yapman gereken ise oldukça basittir. Karşındaki kişiyle konuşurken onun vücut dili hareketlerini tekrar etmeye çalışmalısın. Bu sayede onunla bağ kurma olasılığını yükseltmiş olursun. Mimiklere ve jestlere dikkat etmelisin. O ne yapıyorsa onu yapmaya çalışmalısın. Örneğin sana gülümsüyorsa sen de ona gülümseyerek karşılık vermelisin. Bu sayede arada doğal ama güçlü bir bağ oluşmasını sağlayabilirsin. Umarım bu yazı yeni arkadaşlar edinme ve daha sosyal biri olma konusunda sana yardımcı olmuştur. Eklemek istediğin bir şeyler varsa hemen yorum yapabilir veya önerilerimi beğendiysen yazımı arkadaşlarınla paylaşabilirsin. Arkadaşlarla İlişkiler her insanın hayatının olmazsa olmaz parçasıdır. Arkadaşlarla geçirilen güzel zamanlar olmadan hepimizin hayattan aldığı zevk ciddi anlamda azalır. Çoğu insan artık arkadaşlarla ilişkilerini eskisi gibi ilerletememekten şikayetçi. Peki, bunun için neler yapmalıyız, dikkat etmeniz gereken noktalar nelerdir? Arkadaşlarla İlişkiler İçin Neler Yapılmalı? Birlikte Zaman Geçirin Öncelikle arkadaşlarla ilişkiler, birlikte zaman geçirerek geliştirilir. Genelde buluşma teklifi karşı taraftan beklenir. Oysa arkadaşlarla ilişkilerini geliştirmenin en güzel yolu birlikte zaman geçirmektir. Birlikte zaman geçirmek için planı kimin yaptığının hiçbir önemi yoktur. Teklif sunan kişi olmaktan çekinmek çok yersiz olacaktır. Arkadaşlıklar birlikte zaman geçirip anılar biriktirdikçe sıkılaşacak ve bu buluşmalar bir alışkanlık halini alacaktır. Samimi Olmak ve Kıskançlıktan Kaçınmak Arkadaşlıkların iyi olması için samimiyet zaruridir. Arkadaşlar birbirlerine karşı samimi olduklarında ancak her şeylerini düşünmeden paylaşabilir, utanmadan eğlenebilir ve çekinmeden birbirlerini her zaman arayabilirler. Samimi olmak için ise kıskançlıktan olabildiğince uzak durulmalı. Arkadaşlar birbirlerinin her başarısında her mutluluğunda yanlarında onlarla birlikte sevinen kişilerdir. İçten içe kıskanan bir arkadaş hiçbir zaman samimi bir ilişki kuramaz. Arkadaşlarla ilişkiler, iki taraf da birbirine karşı samimi olduğunda ancak kuvvetlenebilir. Sır Saklamak Sırlarını anlatabileceği bir arkadaş, herkes için paha biçilemez. En özel sırları anlatacak kadar güvenebilmek ise bir o kadar zordur. Küçük, büyük, önemli, önemsiz gibi yorumlar yapmadan arkadaşlar birbirlerinin sırlarını özenle saklamalıdır ki güven ilişkisi zedelenmesin. Bu konuda en ufak bir şüphe bile arkadaşlıkları tamamen bitirmeye yetebilir. Arkadaşlarınız İçin Emek Verin Çağımızın en büyük sorunlarından biri bencillik. Arkadaşlarla ilişkilerinde bencil davranmamak çok önemlidir. Arkadaşlıklar en çok zor zamanlarda gelişir ve sıkılaşır. Zor zamanda destek olmak gerekir. Sınavı kötü geçen birini en mutlu edecek şey bir arkadaşının çıkıp gelmesidir. Alınan en güzel hediyede zamansız düşünülmüş hediyelerdir. Arkadaşların birbirlerine yaptıkları bu küçük sürprizler birbirlerine daha yakın olmalarını sağlar. Pozitif Olmak Arkadaş eşittir destek demektir. Arkadaşlar birbirlerinin sorunlarını dinlerken suçlayıcı, yargılayıcı olmaktan uzak durmalı onun yerine umut verici ve rahatlatıcı olmalıdırlar. Akıl vermekten ve ben demiştim tarzı konuşmalar arkadaşlarla ilişkiler için olumsuz bir etkidir. Böyle durumlarda yanında olmak, destek olmak ve her ne olursa olsun yanında olacağını hissettirmek gerekir. Hayalleri Destekleyin İyi bir arkadaş her zaman arkadaşının hayallerini destekler. Çoğu zaman hayalleri gerçekleştirmek için ilk adımın atılmasını sağlayan kişi iyi bir arkadaştır. Yıllar geçse de unutulmayan bu arkadaş belki müzikle uğraşmak isteyen arkadaşına bir gitar almak gibi basit bir şey yapmıştır. Verilen desteğin büyüklüğü değil zamanlaması ve samimiyeti önemlidir. Fikir Ayrılıkları Nasıl Çözüme Kavuşturulabilir? Her insan farklı bir dünya. Herkesin kendi dünyasında doğruları var, herkes farklı bir pencereden bakıyor ve başka bir manzara görüyor. Bu farklılıklar arasında uyum sağlamak hiç kolay değil ama imkansız da değil. Peki, fikir ayrılıkları nasıl giderilir? Kabul Edin Öncelikle kişi karşısındakinin düşmanı olmadığını sadece kendi doğrusunu savunan biri olduğunu kabul etmeli. Öfke ve anlayışsızlıkla yaklaşmak insanları sadece birbirinden uzaklaştırır. Sorunları çözmenin ilk adımı her zaman karşıdaki kişiyi anlamaktır. Anlamak ve bir orta yol bulmayı kabul etmek gereklidir. Eğer ortada bir anlaşmazlık varsa iki taraftan biri doğru diğeri yanlış demek değildir. Bu hiçbir zaman bir savaş olarak görülmemeli, öyle bir durumda iki taraf da kaybeder ve bir orta yol bulunamaz. Bir matematik işlemi çözer gibi fikirleri toplayarak iki tarafa da uyumlu yeni bir fikir ortaya çıkarılmalı. Böylece iki taraf da birbirine uyum sağlar Konuşun Konuşmanın zamanı çok önemlidir. Konuşma çok geciktirilmeden ama iki tarafında kafasını sakinleştirecek kadar zaman geçmesini bekledikten sonra yapılmalı. Ardından sakin, sessiz bir ortamda sıcak bir içecek eşliğinde oturulmalı. Öncelikle birbirlerine olan sevgilerini ve birbirlerini anladıklarını dile getirmeli ardından kendi fikirlerinin oluşmasına onları iten sebepleri anlatmalılar. İki taraf da kendi sebeplerini ve amaçlarını anlattıktan sonra ortak amaçlara göre bir orta yol bulmaya karşılıklı ve birlikte karar vermeliler. Empati Kurun Arkadaşlarla ilişkiler ve fikir ayrılıkları için empati yapmayı bilmek gerekir. İki taraf da birbirlerine sebeplerini dinledikten sonra kendilerini karşılarındaki kişinin yerine koyarak empati kurmalılar. Karşı tarafın yerinde olsa kendisinin ondan istediği şeyi nasıl karşılardı, bu duruma nasıl bakardı ve nasıl bir çözüm yolu onu mutlu ederdi? Bunlar düşünüldükten sonra iki taraf da birbirini daha iyi anlayacaktır. Orta Yol Bulun İki taraf da birbirini anladıktan sonra orta yol bulmak çok kolay olacaktır. Bu karar verme sürecinde iki taraf da kendi fikrinde diretmemeli. Tam tersine ortaya iki tarafa da ait olmayan yeni bir fikir sunulmalı. Bir kişinin fikrinin kabul edilmesi üzerine yoğunlaşılırsa eğer diğer taraf kendini gururu kırılmış, bastırılmış gibi hissedeceğinden inatlaşmayı tercih eder ve başlanılan noktaya geri dönülür. İki taraf da birbiri için bazen gerekli olmasa bile fedakarlık yapmalı ve konuşarak bir orta yol konusunda hemfikir olmalıdır. Bir önceki yazımız olan Ergenlik Dönemi Buluğ Çağı başlıklı makalemizde buluğ çağı, ergenlik ve ergenlik dönemi hakkında bilgiler verilmektedir. Yazar Hakkında Uzman Hayat 1995 Yılından bu yana Sağlık personeli olarak görev yapmaktayım. Hem Sağlık alanında, hemde ilgi alanım olan Motivasyon ve Kişisel Gelişim konularında insanlara yararlı olacak bilgileri blogum da paylaşıyorum. Akrabalarınızla İyi İlişkiler Geliştirmek İçin Neler Yapıyorsunuz Misafir Üye akrabalarımızla iyi ilişkiler geliştirmek için neler yapmalıyız, akrabalarınızla iyi ilişkiler geliştirmek için neler yapıyorsunuz kısaca yazınız lütfen Cevap Akrabalarınızla İyi İlişkiler Geliştirmek İçin Neler Yapıyorsunuz Rüya Gözlü Akrabalarımızla İyi İlişkiler Geliştirmek İçin Neler Yapmalıyız Akrаbаlаrımızı sık sık ziyaret etmeliyiz. Ara sıra telefon açıp hal hatır ѕormаlıyız. Yardıma ihtiyаçlаrı olduğunda yardım etmeliyiz. Onlаrа güler yüzlü ve sауgılı davranmalıyız. Bir gün Michelangelo’ ya sormuşlar Bu güzel heykelleri nasıl yapabiliyorsun? O da şu cevabı vermiş o güzellikler zaten taşın içinde var. Ben sadece fazlalıklarını atıp içindeki güzelliği bu cümleleriyle bir yönüyle kişisel gelişimi tarif etmiş. Çünkü kişisel gelişim, kişinin büyürken içinde var olan potansiyelini keşfetmesidir. Michelangelo'nun dediği gibi yetenekler, güzellikler zaten içimizde saklı. Bize sadece onları keşfetmek, ortaya çıkarmak kalıyor. Gelişim kelimesi çok çeşitli manalarda kullanılıyor. Bunlar neşv ü nema büyüme, serpilme, inkişaf açılma, meydana çıkma, yetişme, terakki yükselme, tekâmül olgunlaşma. Bu kelimelerin hepsi bir olgu ya da varlığın pozitif manada gelişimini anlatıyor. Kişisel gelişim süreci ise bu keşif yolculuğunda insanın yeteneklerini meydana çıkarması için yapması gereken bazı fedakârlıklar ya da bırakması gereken bazı yanlış alışkanlıkları içerir. Daha önce yazdığımız "Kişisel gelişim ne işe yarar?" başlıklı yazımızda kişisel gelişim nedir? kişisel gelişimin faydaları nelerdir? Kişisel gelişimin olumsuz yönleri var mı? sorularına cevap vermiştik. Bu yazımızda ise kişisel gelişimimiz için neler yapmalıyız sorusunun cevabını arayacağız. İster 15 yaşında bir liseli olun ister 25 yaşında iş arayan yeni üniversite mezunu, ister 35 yaşında bir ev hanımı isterse 65 yaşında bir emekli. Kim olursanız olun her yaşta kişisel gelişiminiz için yapılması gerekenler olduğunu Gelişimimiz İçin İlk 10 AdımNiyet EtmeliyizGerçekten kendimizi yetiştirmeyi, geliştirmeyi istiyor muyuz? Yoksa popüler söylemlerle ilgilenmeyi mi seviyoruz? Ya da kişisel gelişim eğitimlerini CV’mize yazmak için mi alıyoruz? Kişisel gelişimimiz için ilk adım niyet etmek. Kendimizi gerçekten geliştirmeye niyet etmek. Yani istemek. İnsan bilmediğini isteyemez. Biz ne istediğimizi biliyoruz Kendimizi geliştirmek. İnsan istemediğini yapamaz. Demek ki önce gönülden istemek gerekiyor. Örneğin hasta bir insan çok güzel yemekler görür ama yiyemez. Çünkü isteği yoktur. İsteği olmadığı için de harekete gerçekten kendinizi geliştirmek gibi bir niyetiniz yoksa yazının devamı çok ilginizi çekmeyebilir. Niyetimiz sadece kendimizi geliştirmek, yetiştirmek olmalı. Başkalarını ölçü alıp onları geçmek, üstünlük kurmak değil. Çünkü bu tür bir hayat hem insanı yorar hem de hayatımızı başkalarının hayatına göre şekillendirmiş oluruz. Kendimizi bulamayız. Bu keşif yolculuğu da başlamadan GeçmeliyizNiyet ettik, istedik. 2. adım harekete geçmek. Gelişim için harekete geçmeliyiz. Hareket, isteğin hizmetçisidir. İstersek hareket ederiz. İstemezsek hiçbir güç bize konforumuzu terk ettiremez. İstemek için ise önce bilmek gerekir. İsteklerimiz, inançlarımıza ve bilgilerimize tabidir. Neye inanırsak, neyi bilirsek onu isteriz. Kendi dünyamızı o bilgiler çerçevesinde kurarız. O nedenle bizi harekete geçirecek bilgileri elde etmek için 3. adıma başlıkta dikkatinizi çeken bir durum oldu mu? Kitap okumalıyız yazmadım. Çünkü sadece kitap değil okumamız gerekenler. Kendimizi ve çevremizi de okumalıyız. Ata Demirer, Hülya Koçyiğit’le yaptığı bir söyleşide ’Şişman bir çocuk olmak yalnız olmak. Yalnızlığın şöyle bir avantajı var Karşıya geçip gözlemleyebiliyorsun. Kim ne yapıyor, ne ediyor? Davranış biçimi, ruh hali.’’ sözlerine yer vermiş. Yalnızlığı avantaja çeviren Demirer’in gözlemlemek dediği aslında bir nevi okumak. Çevresini, arkadaşlarını, kendini ve doğayı okumak. Ata Demirer o gözlemi, okumayı o kadar iyi yapmış ki izlenme rekorları kıran, hem güldüren hem ağlatan senaryoları kaleme okumaya gelince kitap okumak 7’den 77’ye hayatımızın her alanında olması gereken bir alışkanlıktır. Burada önemli olan ne okuyacağımızı bilmektir. Çünkü ekmek ve su gibi sürekli okunması gereken kitaplar var. İlaç gibi sadece ihtiyaç duyduğumuzda okumamız gerekenler var. Ya da çerez gibi okursak vitamin sağlayan okumazsak pek bir şey kaybettirmeyen kitaplar var. Bunları kendi hayatımıza göre iyi tespit etmek gerekir. Kişiliğimize, insanlığımıza katkı sağlayan kitaplar okumak önemlidir. Mesleki gelişimimize yön veren kitaplar okumak ise bir gerekliliktir. Kendimizi okumak ise bize 4. adımı Tanımalıyız"Kişi kim olduğunu tanımak isterse kimleri sevdiğine baksın.’’ demiş hz. Mevlana. Kendimizi tanımamızın yolu, sevdiğimiz ve sevmediğimiz şeyleri tespit etmekten geçer. Kendimizi tanımak güçlü ve zayıf yanlarımızı bulmaktır. Kişisel envanterimizi ortaya koymaktır. Kendimizi tanımaya somut ve soyut değerlerimizi ortaya koyarak başlayabiliriz. Elimize bir kâğıt ve kalem alalım. Sayfayı iki ’ye bölelim. Bir tarafa somut değerlerim diğer tarafa soyut değerlerim yazalım. Çizgi çekip somut değerler bölümünden başlayalım. Örneğin yaş, mezuniyet durumu, hobiler, fobiler, yabancı dil seviyesi, meslek, meslekte kaçıncı yıl taraftaki soyut değerler bölümünü doldururken NLP tekniklerinden faydalanabiliriz. NLP’ye göre 5 temel değer olan bilmek, olmak, yapmak, yakın olmak, sahip olmak diye adlandırılan bu değerlerin kendimize göre sıralamasını yapalım. Bu sıralama bize kendi yaşam biçimimiz hakkında oldukça sağlam bilgiler verecektir. Herkesin iç dünyası birbirinden farklıdır. Soyut değerler kısmına kendimizde takdir ettiğimiz iyi yönlerimizi ve kurtulmak istediğimiz yanlış alışkanlıklarımızı yazabiliriz. Kurtulmak istediğimiz diyorum çünkü kendini geliştirmek isteyen kişi yanlış alışkanlıklarından kurtulmak isteyecektir. Aynı Michelangelo’nun taşı fazlalıklarından kurtarıp ona en güzel şekli vermesi alışkanlıklar deyince aklımıza sadece klişe şeyler gelmesin. Tv, internet ve sigara bağımlılığı, tembellik gibi. Çünkü kimi insan bunlar bende yok, yanlış alışkanlığım yok deyip işin içinden sıyrılabilir. Bunlarla beraber her an kaygılı olmak yanlış bir alışkanlıktır mesela. İnsanlara hayır diyebilmeyi öğrenmemek ve her istediklerini yapmak da yanlıştır. Bir davranışımız için herkesten onay beklemek de yanlış bir alışkanlıktır. Evet, güçlü ve zayıf yanlarımızı tespit ettik. Somut ve soyut değerlerimizi ortaya döktük. Kişisel gelişim yolculuğunun zor kısmı tamamlandı. Artık eksikliklerimizi tamamlamak ve yeteneklerimizin üzerine yeni yetenekler eklemek Haftalık, Yıllık Planlar OluşturmalıyızGünlük, haftalık, yıllık hedefler koyarak o hedeflere ulaşma çabamız kişisel gelişimimize büyük katkı sağlayacaktır. Günlük yapılacak tüm işleri en ince detaya kadar bir kâğıda yazıp odamıza ya da buzdolabının üzerine asalım. Günün sonunda her yaptığımız işin karşısına bir yıldız ya da tik koyalım. Koyduğumuz her yıldız bizi sevindirecek. Ertesi gün daha çok yıldız koymak için tüm işleri bitirme çabasına Kalkmalıyız’Erken kalkan yol alır.’ demiş atalarımız. Güne erken başlamak hayat kalitemizi arttırır. Uzmanlara göre erken kalkmanın zihnimiz ve beden sağlığımız açısından birçok faydası Bir Dil ÖğrenmeliyizYabancı dil öğrenmek çok faydalıdır. Beynin dil merkezlerini geliştirir. Düşünme hızımızı arttırır. Yabancı dilde her yeni kelime öğrendiğimizde daha güçlü bir hafızaya sahip oluruz. Yeni bir dil öğrenmek deyince gözümüz korkmasın. İlla ki akıcı konuşmak zorunda değiliz. Hiçbir yabancı dile karşı ilgimiz yoksa ya da öğrenme gereksinimi duymuyorsak bile internette karşımıza çıkan İngilizce kelimeleri anlamak için haftada 10 kelime öğrenmek bizi yormaz. Bir bakmışız ki yılda 520 yabancı kelimeyi Bir Hobi EdinmeliyizKendimizi tanırken yazdığımız hobiler bölümünden farklı olarak bu yaşımıza kadar yapmadığımız ilgimizin olduğu ya da olmadığı bir hobi edinebiliriz. İlgimizin olmaması onu başaramayacağımız anlamına gelmez. Bazen beyni şaşırtmak gerek. Çünkü beyni şaşırtmak beynimizi geliştirmekte kilit bir yöntem. Onu yeni şeyler denemeye ve öğrenmeye yönlendirip sınamış oluruz. Örneğin seramik atölyesi, fotoğrafçılık, toprakla uğraşma, savunma sporları, yemek ve pasta kursları, el işi kursları Becerimizi GeliştirmeliyizGünlük hayatta en sık kullandığımız beceri, iletişim. Hangi meslekten olursak olalım, hangi ülkede yaşarsak yaşayalım çevremizle iletişim kurmak zorundayız. Ailemizle, akrabalarımızla, komşularımızla, iş yerindeki arkadaşlarımızla hep iletişim içerisindeyiz. Toplumda görülen problemlerin %80’ni iletişimsizlikten ya da kendini yanlış ifade etmekten geliyor. İnsanlar karşısındakine problemini söylemiyor, onun anlamasını bekliyor. Bu durum problemi çözmüyor. Çözülmeyen problem gitgide büyüyor ve insanlarda öfke patlamaları yaşanıyor. "Herkes kendi kapısının önünü süpürürse tüm dünya temiz olur." demiş Goethe. Bu tür iletişim kazalarını önlemek için önce kendimizden başlayalım. İyi bir iletişim içinÖnce gözlemleyelim. Kişilerin hareketlerini, iletişim şekillerini gözlemleyelim. Belki bizim sorun olarak gördüğümüz bir iletişim tarzı onlar için sorun soralım. Anlaşmak ve anlaşılmak için iyi bir teması kurarak yapıcı tavırlar ve düşünceler ortaya sözünü kesmeden dinleyelim. Bu hem sabır gücümüzü arttırır hem de karşımızdaki kişiyi önemsediğimizi gösterir. Önemsendiğini gören kişinin bize olan saygı, sevgi ve güveni becerimizi geliştirmek için çeşitli eğitim seminerlerine katılabiliriz. Hem iş hem de aile yaşamında bize çok katkıları Yüze ve Uzaktan Eğitim Seminerlerine Katılabilirizİster mesleğimizle ilgili isterse merak ettiğimiz farklı bir alanla ilgili eğitim seminerlerine, ücretli, ücretsiz eğitimlere katılabiliriz. Seminerlerin bir takım teknik özellikleri bize kolaylık ve yarar sağlar. Örneğin seminerler kısa bilgiler içerir. Bu durum insanı yormaz. Seminerler okul eğitimi gibi uzun zaman almaz. Kısa vadede bir konu hakkında zevkle bilgi sahibi oluruz. Seminerler çağın son gelişmelerine göre hazırlanır. Böylece yeniliklerle tanışırız. Teknolojik, yazınsal, ekonomik vs çeşitli alanlardaki son gelişmelerden haberimiz olur. Ayrıca seminer ve kurslarda yeni çevre, yeni arkadaşlar ediniriz. Eğitim seminerleri bilgi edinmemizi eğlenceli hale getirir. Böylece kişisel gelişimimiz ve kariyer hayatımız kısa bir eğitim aktivitesiyle çok önemli bir ilerleme bu saydığımız 10 madde kişisel gelişim adına en temel maddelerdir. Her insan kendi hayatına göre bu gelişim maddelerini çoğaltabilir. Biz burada kişisel gelişim yolculuğuna en başından nasıl başlanması gerektiğinden bahsettik. Maddeleri sıralarken bir çaba göstermedik. Yani 1. maddedeki "niyet etmeliyiz." maddesiyle başladığımızda vs diğer maddeler otomatik olarak sıralandı. Çünkü yazının başında da söylediğimiz gibi gerçekten kendimizi yetiştirmek ve geliştirmek gibi bir hedefimiz yoksa yabancı dil öğrenmek de zor, sabah erken kalkmak da zor, insanlarla iyi iletişim kurmak da zor olur. O nedenle yetişmeyi, büyümeyi, gelişmeyi gerçekten gönülden gücüne de inanmalıyız. Bu isteme gücü bize kalpten inanmayı ardından hayal kurmayı getirecektir. Hayal kurmak ümidimizi arttırır. Ümidimizin artması pozitif bakış açımızı geliştirir. Yapabileceğimize dair inancımız ve güvencimiz artar. Ümit kelimesi Arapçada Reca kökünden gelir. Reca, sürekli yalvarmak demektir. Yani ümit etmek hal diliyle sürekli yalvarma, isteme halidir. Kim bilir belki bu ümitli bekleyiş karşımıza çeşitli fırsatlar çıkarır. Aman dikkat edelim de fırsatlar Gelişim Sürecinde Karşımıza Çıkan Engellerİnsan bir yolculuğa çıktığında o yol dümdüz, engelsiz olamaz. İnsanın karşısına sarp kayalıklar, yokuşlar, tehlikeli köprüler çıkabilir. Vahşi hayvanlarla mücadele etmesi gerekebilir. Aynen bunun gibi kişisel gelişim yolculuğunda da elbette ki karşımıza engeller çıkacak. Enerjimiz azalacak. Pes etme noktasına bile gelebiliriz. O nedenle bu yola çıkmadan önce yola dair bir harita çıkarmak gerekli. Biz bu yola dair haritanın duraklarını kişisel gelişimin ilk 10 adımı olarak yazdık. Bir de karşımıza çıkabilecek engellere dair haritada bazı belirlemeler yapmalı, haritaya dikkat levhaları koymalıyız. Uzman psikolog Beyhan Budak yaptığı bir TEdX konuşmasında kişisel değişimi engelleyen unsurları 3 başlık altında özetlemişDuygusal Yükler Çocukluğumuzda kafamıza kazınan sabit, olumsuz düşünceler. Örneğin işinin en iyisi olsan da annen ya da baban sende eksik buluyorsa sen kendini bir türlü tamamlanmış hissedemezsin. Bu tür duygular çocukluğumuzdan getirdiğimiz olumsuz yüklerdir. Bu duyguların farkında olursak daha kolay başa Resmi Görmemek Gösterdiğimiz çabanın farkında olmak gerek. Yani bu yolculukta küçük bir mola verip sonra arkamıza bakarak baştan beri ne kadar mesafe aldığımızı gözden geçirmeliyiz. Kendimizi tanırken ortaya koyduğumuz güçlü ve zayıf yönlerimizi bir kez daha kontrol edip kurtulduğumuz yanlış alışkanlıklarımızın farkına varmalıyız. Bu çaba ve ilerleme için kendimizi ölçülü biçimde takdir etmeliyiz. Bu takdir iç motivasyonumuzu arttırır. Sonra tekrar yola Korkusu Hiç kimse zayıf yanlarını kabullenmek istemiyor. Önce insan olarak zayıf olduğumuzu ve bizim de kendimize göre zayıflıklarımız olduğunu kabullenmemiz gerekiyor. Bir ağacın köklerinin toprakta yıllar geçtikçe sağlamlaşması gibi insanın zayıf yönleri de yaş aldıkça karakterinde kökleşiyor. Bahçenizde yanlış yere diktiğiniz ufak bir ağacı sökmek istiyorsunuz. Ama ertelediniz. Seneye sökerim dediniz. Bir sene daha geçti. Yine canınız istemedi. Bu erteleyiş ağacın köklerinin sağlamlaşmasına sizin ise yaş aldıkça fiziken daha güçsüz hale gelmenize neden olacak. Ve o ağacı sökemeyeceksiniz. İnsanın zayıf yanlarını ya da yanlış alışkanlıklarını içinden söküp atması da aynen bunun gibi. Kendi durumumuzun farkına vardığımız anda yani yüzleşme gerçekleşince bunu bir an önce kabul edip o zayıflıkları içimizden söküp atmaya bakmalıyız. Yoksa yıllar geçtikçe işimiz zorlaşacak. İnsan durduğu yerde olgunlaşamaz hatta çürür. O nedenle en kısa zamanda harekete geçmek gereklidir. Engelleri kısaca bu şekilde sıraladık. Kişisel gelişimi kısa bir yolculuk olarak düşünmeyelim. Hatta bir maraton olarak görelim. Gelişim hemen olmaz. Zaman alır. Küçük adımlarla yavaş yavaş gerçekleşir. Küçücük bir tohumun serpilip büyümesi gibi. Her gün aynıymış, büyümüyormuş gibi gelir. Ama bir bakmışız ki çiçek açmış. Yolda karşımıza daha birçok engeller çıkabilir. Mükemmeliyetçilik, başaramama, eksiklikler vs gibi. Hiç önemli değil. İki adım ileri bir adım geri gideriz yolu yine de bitiririz. Tabii ki niyetimiz Gelişim Nedir? Gelişim kelimesi çok çeşitli manalarda kullanılıyor. Bunlar neşv ü nema büyüme, serpilme, inkişaf açılma, meydana çıkma, yetişme, terakki yükselme, tekâmül olgunlaşma. Bu kelimelerin hepsi bir olgu ya da varlığın pozitif manada gelişimini anlatıyor. Kişisel gelişim süreci ise bu keşif yolculuğunda insanın yeteneklerini meydana çıkarması için yapması gereken bazı fedakârlıklar ya da bırakması gereken bazı yanlış alışkanlıkları Gelişimimiz İçin İlk 10 Adım Nedir?Niyet Etmeliyiz. Harekete Geçmeliyiz. Okumalıyız. Kendimizi Tanımalıyız. Günlük, Haftalık, Yıllık Planlar Oluşturmalıyız. Erken Kalkmalıyız. Yeni Bir Dil Öğrenmeliyiz. Yeni Bir Hobi Edinmeliyiz. İletişim Becerimizi Geliştirmeliyiz. Yüz yüze Ve Uzaktan Eğitim Seminerlerine Gelişim Sürecinde Karşımıza Çıkan Engeller Nelerdir?Duygusal yükler, çocukluğumuzda kafamıza kazınan sabit, olumsuz düşüncelerdir. Büyük resmi görmemek, gösterdiğimiz çabanın farkına varamamak. Yüzleşme korkusu, insan olarak zayıf olduğumuzu ve bizim de kendimize göre zayıflıklarımız olduğunu kabullenmemiz Gelişimimiz İçin Neler Yapmalıyız Kişisel Gelişimimiz İçin İlk 10 Adım kişisel gelişim kişisel gelişim önündeki engeller Kişisel gelişim süreci Hayatınızdaki sınırlara ihtiyaç duyulan ilişkileri düşündüğünüzde arkadaşlarınız aklınıza ilk gelen olmayacaktır. Büyük ihtimalle ilişki ve sınırlar diyince aklınıza sevgiliniz, eşiniz ya da aileniz geliyordur. Ama ilişkilerde kişisel sınırları korumanın önemi orada bitmiyor. Arkadaşlık ilişkilerinizde de sınırlara yer vermelisiniz. Sağlıklı arkadaşlık ilişkileri için sınırların önemi sağlıklı arkadaşlık ilişkileri için 9 tavsiye…1. Vücudunuzdaki değişiklere kulak arkadaşınızla ilişkiniz size zarar vermeye başladığında vücudunuz aklınızdan daha önce tepki göstermeye başlayabilir. Arkadaşınızın yanında karın ağrıları, hızlı kalp atışları, kas ve baş ağrıları gibi stres sonucu çıkan rahatsızlıklar yaşıyorsanız bu arkadaşınızla ilişkinize bazı sınırlar koymayı gözden geçirmeniz gerektiği anlamına gelir. 2. Arkadaşınızla olan geçmişinizi zamanla hatalarından ders çıkarıp değişemezler demiyoruz ama sorun yaşadığınız arkadaşınızın sizi üzme geçmişi varsa ilişkinize sınır koymak iyi bir fikir olacaktır. Bu, başlangıçta öyle görünmese de her iki taraf için de olumlu sonuçlar doğuracaktır çünkü hala arkadaşlığınız için umudunuzun olduğunu yanında nasıl hissettiğinize dikkat düşüncelerinizi paylaşma konusunda gergin mi oluyorsunuz? Karmaşık veya duygusal bir konuyu tartışırken temkinli davranmak zorunda mı hissediyorsunuz? Bu sorulardan birine cevabınız evet ise, arkadaşlığınız düşündüğünüz kadar sağlıklı olmayabilir. Yanında yaşadığınız gerginlik sınırların gerekli olabileceğinin bir Önceliğiniz siz arkadaşınız sizden rahatsız olacağınız bir iyilik istiyorsa hayır demekten çekinmeyin. Biraz özveri her türlü ilişkinin başarısı için anahtar konumdadır ama iyi bir arkadaş sizden sizi zor durumda bırakacak bir iyilik istememeli. Elbette acil durumlarda arkadaşlarınız için elinizden geleni ardınıza koymayacaksınız ama her olay acil bir durum değildir ve bazen önce kendinizi düşünmeniz ve sizi incittiğinde bu konuyu onunla konuşmadan önce biraz durun ve sakinleşin. Arkadaşınızın bu davranışının kötü bir gününe denk geldiği için tek seferlik yaptığı bir şey mi yoksa huy edindiği bir şey mi olduğunu düşünün. Eğer size bunu hep yapıyorsa arkadaşlığınıza bazı sınırlar koyulması gerek kelimeleri dikkatli hakkında arkadaşınızla konuşmaya karar verdiğinizde “Seninle nasıl hissettiğimi paylaşmak istiyorum…” ya da “Ben şundan rahatsızım…” gibi cümleler bir meydan okuma haline getirmeyin.“Konuşmamız gerek” gibi insanın tüylerini diken diken eden resmi ifadelere gerek yok. Arkadaşınıza bunun bir suçlama veya meydan okuma olduğunu arkasında ihtiyaçlarından önce kendi hayatınızı ön planda tutmaya başladığınızda kendinize karşı şüphe ve öz yargı duyabilirsiniz. Kendinize sağlıklı arkadaşlıkların birbirlerinin kişisel sınırlarına saygı duyan insanlar arasında olabileceğini hatırlatın. Kötü hissedip sınırlarınızı yıkmaya terapisti olmaya sürekli olarak bir arkadaşınıza duygusal destek verirken buluyorsanız sessizce bu terapistlik görevinden istifa etmelisiniz. Arkadaşınıza ne tür problemlerine yardım edebileceğiniz ve günün hangi saatlerinde meşgul olduğunuz konusunda dürüst olun. Ayrıca size sürekli sorunlarıyla gelen arkadaşınız nitelikli bir terapiste görünmekten yararlanabilir.

arkadaşlarımızla iyi ilişkiler kurmak için neler yapmalıyız